İsviçre’ye yerleşim
İsviçre tüm dünyada yaşam kalitesiyle bilinmektedir. Avrupa’nın merkezinde yer alan İsviçre’ye yerleşen aileler politik istikrar, harika bir doğa, güvenlik, gizlilik gibi artılar sağlar ve en üst düzey finansal hizmetlerden, sağlık hizmetlerinden ve uluslararası çapta tanınan okullardan faydalanabilirler. Çok çekici vergi koşullarına ek olarak, çoğu varlıklı yabancının İsviçre’yi ikamet edecekleri ülke olarak seçmelerinin temel sebepleri bunlardır.
Daha fazla bilgi için okumaya devam edin veya bizimle iletişime geçin.
İsviçre’nin tarihi
İsviçre federal bir cumhuriyettir ve resmî adı da “İsviçre Konfederasyonu”dur. Geçmişi 700 yıldan uzun zaman önceye, 1291’e dayanır. O yıl Schwyz, Uri ve Unterwalden kantonları (Alpler’in merkezinde yer alıyorlardı) arasındaki ittifak İsviçre Konfederasyonu’nun temelini oluşturdu. Sonraki yüzyıllarda, şu an konfederasyonu oluşturan diğer kantonlar da ittifaka başarıyla katıldılar. 1798’de İsviçre Konfederasyonu komşusu Fransa tarafından işgal edildi ve fethedildi. Viyana Kongresi 1815’te İsviçre Konfederasyonu’nun bağımsızlığını kabul edene dek, Napolyon’un Fransa’sı tarafından yönetiliyordu.
1815’ten bu yana İsviçre hiçbir yabancı ulusla savaşa girmedi ve tüm uluslararası sorunlarda tarafsızlığı benimsedi. Ancak bin sekiz yüzlerin ilk dönemlerinde bazı iç karışıklıklar yaşadı. Bu karışıklıklar 1848’de İsviçre anayasasının hazırlanmasında ve bugün bildiğimiz İsviçre Federal Cumhuriyeti’nin kurulmasında da etkili oldu. O zamandan beri İsviçre hem ülke içinde hem de diğer tüm ülkelerle barış içindedir.
İsviçre’nin yönetimi ve ekonomisi
1848 Anayasası, bir yandan bölgesel farklılıklara saygı gösterirken bir yandan da ülke içinde bir birlik yaratmak adına çok önemliydi. Bugün İsviçre üç politik seviye üzerinde yapılanmıştır: belediye, kanton ve federal. Her biri federal yapı içerisinde geniş çaplı siyasi özgürlüğe ve yönetimsel bağımsızlığa sahip 26 kanton bulunmaktadır.
❝ Varlıklı aileler onlarca yıldan beri İsviçre’ye taşınmaktadır ❞
İsviçre’nin federal yönetimi veya “Federal Konseyi”, başta Bern olmak üzere, yedi bölümü temsil eden yedi üyeye sahiptir. Her yıl farklı bir üye Federal Başkan olur; bu durum özel güçler veya ayrıcalıklar vermez ve başkan kendi bölümünü yönetmeye devam eder. En güçlü dört siyasi parti Federal Meclis’te temsil edilir. Federal Şansölyelik, Konseyi yönetim konusunda destekler ve ona tavsiyelerde bulunur. İsviçre halkı, neredeyse eşsiz doğrudan demokrasi sistemi içerisinde, tüm yönetimsel düzeylerde siyasi olayları etkileme gücüne sahiptir (federal, kanton ve belediye bazında).(BAĞLANTI yerleştirin)
Avrupa’nın kalbinde yer alması sebebiyle, İsviçre son derece çok kültürlüdür. Farklı dil gruplarının ve kültürel bölgelerin varlığı ülkenin iç istikrarını olumsuz etkilemez. Almanca, Fransızca, İtalyanca ve Romanşça olmak üzere dört resmî dile ek olarak, başka pek çok dil de kullanılmaktadır ve iş hayatında da genelde İngilizce ortak dil olarak yerleşmiştir.
Rekabetçilik
Dünyanın en rekabetçi ekonomilerinden biri olan İsviçre, dünyanın en kapitalist ülkelerinden biri olarak istikrarlı, modern bir ekonomiye sahiptir. Neredeyse her zaman Ekonomik Özgürlük Endeksi’ndeki en üst beş ülkeden biri olarak sıralanır (BAĞLANTI) ve aynı zamanda geniş kamu hizmeti kapsamları sunar.
Bankacılık, sigorta, hassas makine imalatı, mikro teknoloji, yüksek teknoloji, biyoteknoloji ve ilaç, İsviçre ekonomisinin temel alanlarıdır; küçük ve orta ölçekli girişimler de önemli rol oynar. Bankalar hem mikro hem de makro tedbirli düzeyde sert şekilde düzenlemeye tabidirler ve mudi güvenliği de kusursuzdur.
İsviçre’nin çok düşük bir devlet borcu seviyesi vardır ve bu yüzden de dünyada AAA kredi notuna sahip birkaç ülkeden biridir. Uluslararası yatırımcılar uzun zamandır İsviçre Frangı’nı (CHF) “güvenli bölge” bir para birimi olarak görmektedirler.
İsviçre’nin başlıca ticaret ortağı Avrupa Birliği’dir (AB). İsviçre AB’nin (ve Euro Bölgesi’nin) bir üyesi olmasa da, 2008’in sonundan bu yana Schengen bölgesi içinde yer almaktadır.
İsviçre’de vergiler
İsviçre’de gelir vergisi federal, kanton ve belediye seviyelerinde alınmaktadır. Her kantonun, federal vergi sisteminin yanı sıra kendi vergi sistemi de vardır.
- Kişisel gelir vergisi: İsviçre’ye yerleşen ve götürü usulü vergiyi tercih etmeyen veya bu sınıflandırmaya girmeyen aileler (aşağıdan görülebilir), dünya genelindeki gelirleri için, kaynağına bakılmaksızın artan oranlı gelir vergisine tabi olacaklardır. Bağımlı veya bağımsız kişisel faaliyetlerden, emlaktan veya taşınabilir mülkten olması fark etmeksizin tüm gelir kalemlerinin beyan edilmesi gerekir. İsviçre’de emlak sahibi olan ve bunları kendileri kullananlar, vergilendirilebilir gelirlerine tahmini kira değeri de eklemelidirler. Kendilerini başlıca dini gruplardan birine ait olarak gösteren vergi mükelleflerinden küçük bir kilise vergisi alınır.Sermaye kazançları, özel (taşınabilir) varlıkların elden çıkarılmasıyla elde edildilerse vergiye tabi değildirler. İsviçre’de emlak satışı bir istisnadır ve sermaye kazancı vergisi, satıcı tarafından gerçekleşen sermaye kazancı üzerinden ödenebilir.Vergi oranları kantondan kantona ve belediyeden belediyeye önemli ölçüde değişebildiği için, İsviçre’ye yerleşen kişinin yerleşim tercihi ciddi vergisel sonuçlar doğurabilir. Kanton/belediye vergilerine ek olarak, federal vergi de ödenebilir. Bu ayrıca hesaplanır ve kendi kesintileri ve artan oran eğrisi ile birlikte vergilendirilebilir gelirin %11,5’ine ulaşabilir.
- Varlık vergisi: Artan oranlı varlık vergileri kanton ve belediye bazında alınır ancak federal bazda alınmaz. Gelir vergisinden ayrı olarak hesaplanır ve alınırlar. İsviçre’de yaşayanlar dünya genelindeki net varlıkları üzerinden varlık vergisine tabidirler, İsviçre dışındaki emlak ve bazı durumlarda yabancı ülkelerdeki iş varlıkları bunun dışında tutulur. Borçlar ve kişisel ödenekler vergi mükellefinin mülkünün toplam değerinden düşülebilir. Kişisel gelir vergisi konusunda, İsviçre’ye yerleşim sırasındaki yer tercihi, ödenecek varlık vergisi seviyesi üzerinde ciddi etkilere sahip olabilir.
- Veraset ve intikal vergisi: İsviçre’ye yerleşen kişiler için veraset ve intikal vergisi federal düzeyde alınmaz, sadece kanton bazında alınır (bazı durumlarda belediye bazında da alınır).Vergi oranları kantondan kantona değişir ve vefat edenle veya bağışçıyla olan ilişkisel yakınlığa veya miras bırakılan orana göre genelde artan oranlıdır. Mülkün hayattaki eşe devri tüm kantonlarda vergiden muaftır. Mülkün, direkt olarak soydan gelenlere devri ve ya hibe edilmesi, çok az sayıda kantonda vergiye tabidir. Çoğu kantonda birinin çocuğuna yapılacak aktarım vergiden tamamen muaftır. Schwyz kantonu, hiçbir veraset ve/veya intikal vergisi almayan tek kantondur.İsviçre kanunlarına göre, vefat edenin veya bağışçının ikamet ettiği ülke, bulunduğu yerde vergilendirilen emlak hariç olmak üzere veraset ve intikal vergisi alma hakkına sahiptir. Mülk veya hibe alan tarafların vergi ödemesi gerekmektedir. Akraba olmayan bir tarafa miras kalması veya bağış yapılması durumunda uygulanan vergi oranı, en kötü durumda %50’yi aşabilir.
- KDV: Katma değer vergisi (KDV) farklı oranlarda alınır, maksimum oran %8’dir.
- Çıkış vergisi: Varlıklı aileler İsviçre’den ayrıldıklarında ve farklı bir ülkeye taşındıklarında, İsviçre onlardan İsviçre’de elde ettikleri varlıkları veya gerçekleşmemiş kazançları üzerinden vergi almaz.
İsviçre’ye yerleşen yabancılar için özel vergi uygulamaları
Federal ve kanton bazında vergi mevzuatı kapsamında, İsviçre’de oturma hakkı kazanan yabancıların, bazı kantonlarda, gerçek gelir ve net varlıktan ziyade harcamaları (yaşamsal harcamaları) karşılığında vergilendirilmeleri talep edilebilir. Değerlendirme temeli, vergi konusu olan kişinin ve ailesinin yaşamsal harcamalarıdır. Bu sisteme götürü usulde vergileme denir.
Götürü usulü vergilendirme sıradan geliri ve varlık vergilerinin yerine geçer ama veraset ve intikal vergilerini kapsamaz. Götürü usulü vergilendirme, standart gelir ve varlık vergilerine kıyasla daha düşük bir vergi yükü yaratabilir.
Kim uygundur?
Bir şahıs:
- İsviçre’de ilk kez oturuyor ya da on yıllık bir ayrılığın ardından tekrar oturmaya başlıyorsa; ve
- İsviçre’de kazanç elde ettiği herhangi bir eylemde bulunmuyorsa,
bu kişi İsviçre vergi kurumlarıyla görüşme ve götürü usulü bir vergilendirme anlaşmasına dâhil olma hakkına sahiptir.
İsviçre’ye taşınan ve götürü usulü vergilendirme için gereken kriterleri yerine getiren kişiler, kanton bazındaki vergi kurumlarından bu tür bir vergi düzenlemesi talep edebilirler (Önemli Not: Bazı İsviçre kantonları götürü usulü vergiyi kaldırmıştır. Bu kantonlarda götürü usulü vergilendirme, kanton bazında artık mevcut değildir). Götürü usulü vergilendirme rejimi kapsamında vergilendirilmek isteyen kişi evliyse, eşinin de İsviçre’de oturma hakkına sahip olması ve onun da İsviçre’de herhangi bir kazanç faaliyetinde bulunmaması gerekir.
İsviçre’ye yerleşen yabancıların götürü usulü vergilendirilmesi, götürü usulü yerel kurumlarca düzenli olarak tekrardan görüşülüyor/düzenleniyor olsa da sınırsız bir dönemi kapsar. Çifte vatandaşlığı olanlar da dâhil hiçbir İsviçre vatandaşı götürü usulü vergilendirmeye tabi değildir. Götürü usulü vergilendirme hakkı, kişi İsviçre’de çalışmaya başlayınca veya İsviçre vatandaşlığı aldığında ortadan kalkar.
Gelir vergisi matrahı
Götürü usulü vergilendirme anlaşması kapsamında ödenecek vergi tahmini bir vergilendirilebilir miktar (götürü) üzerinden alınır. Bu vergilendirilebilir miktar kişinin gerçek gelirine bağlı değildir ve eş ile çocuklar (küçük yaştalarsa) da dâhil olmak üzere kişinin yıllık yaşamsal harcamaları üzerinden meydana gelir. Hem İsviçre içinde hem dışında olmak üzere tüm ailevi yaşamsal harcamalar buna dâhildir.
sistemidir ❞
Kurumların bu yaşamsal harcamaları belirlemesi zor olduğundan, Federal düzenlemeler, kişinin İsviçre’deki asıl ikametgâhının kirasının veya kira değerinin yedi katı miktarında minimum bir vergilendirilebilir miktar talep ederler. İki miktarın yüksek olanı (belgelenmiş yıllık yaşamsal harcamalar ya da kira veya kira değerinin yedi katı) tahmini vergilendirilebilir götürüyü oluşturur.
Götürü görüşülebilir olduğundan, vergi kurumları görüşmeler sırasında vergilendirilebilir miktarı farklı hatta daha yüksek bir seviyeye çekmekte özgürdürler. Bu konuda rol oynayan faktörler; kişinin dünya genelindeki toplam varlığı, yaşı, ailevi durumu ve vergi mükellefinin yaşayacağı belediyedir. İlgili yasa kapsamın belirtilen kriterlerin ötesinde (federal düzeyde minimum vergilendirilebilir miktar olarak 400.000 CHF geçerlidir), günümüzde kantonlar, uygulanacak götürü usulü vergilendirme için minimum bir vergilendirilebilir miktar da talep etmektedirler. Çoğu kantonda bu 400.000 CHF’den başlar.
Varlık vergisi matrahı
Varlığın tahmini vergilendirilebilir miktarı, kanton kurumlarıyla yapılan görüşmelerin bir parçasını oluşturur. Federal varlık vergisi olmadığından, sadece kanton ve belediye bazındaki varlık vergisi için görüşme yapılır. Burada da minimum uygulanır ve kantondan kantona değişir. Genelde gelir vergisi için tahmini vergilendirilebilir miktarın bir çarpanı kullanılarak tahmini varlık miktarı belirlenir.
Uygulanan vergi oranı
Tüm İsviçre vatandaşlarına uygulanan sıradan artan oran tabloları ve vergi oranları, görüşülmüş miktarlar üzerinden ödenecek gerçek geliri ve varlık vergisini (götürü) belirlemek amacıyla kullanılır. Bu hem kanton hem de belediye bazındaki gelir ve varlık vergisi için ve ayrı olarak da federal gelir vergisi için uygulanır. Bu yüzden de götürü usulü anlaşmasının avantajı özel oranlardan değil, harcamalara bağlı tahmini vergilendirilebilir miktarın gerçekleşen yıllık gelirden (ve dünya genelindeki varlıktan) potansiyel olarak çok daha düşük olmasından dolayı oraya çıkar.
Kontrol hesaplaması
Federal mevzuata bağlı olarak, görüşülen vergilendirilebilir miktar özel bir kontrol hesaplaması çerçevesinde yıllık olarak kontrol edilir. Bu kontrol hesaplamasıyla ortaya çıkan vergilendirilebilir miktar götürü usulü vergilendirme kapsamında hesaplanan vergilendirilebilir miktardan yüksekse, daha yüksek olan miktar baz alınarak ödenecek vergi hesaplanır.
Düzenlenmiş götürü usulü vergilendirme
Bazı çifte vergilendirme anlaşmaları, anlaşmalarının götürü usulü vergilendirme durumunda olanlara yönelik faydalarını reddedebilirler. Bu vergi anlaşmaları; bir kişinin, sadece o ülkeden elde ettiği gelirlerin tümünün, sıradan İsviçre vergi kuralları bağlamında İsviçre’de vergilendiriliyor olması durumunda anlaşma indirimi talep edebilmesine yönelik özel hükümler içerirler.
Götürü usulü vergilendirmeyle bağlantılı olarak veraset ve intikal vergisi
Veraset ve intikal vergisi götürü usulü anlaşması kapsamına girmezler. Bu yüzden aynı kurallar ve muafiyetler, yukarıda tanımlandıkları gibi, “İsviçre’deki Vergiler” kapsamında uygulanırlar.
Ancak sınırlı sayıda kantonda, bir mülkün eşe ve/veya direkt olarak soydan gelenlere devrine dair muafiyetler, götürü usulü vergi mükelleflerine uygulanmaz ya da kısmen uygulanır.
Medeni kanunların ve vergi kanunlarının büyük oranda sizin özel durumunuza bağlı olarak özel durumlar yaratacağını lütfen unutmayın. Bu yüzden de, mevcut durumunuzda herhangi bir değişiklik yapmadan önce kendi şartlarınızı, isteklerinizi ve yapınızı kontrol ederek ilgili kanunla uyum içinde olduğunuzdan emin olmanız önemlidir.
AB vatandaşları ile AB vatandaşı olmayanlar arasındaki fark
Hem AB vatandaşları hem de AB vatandaşı olmayanlar, İsviçre götürü usulü vergilendirme rejimi için başvurabilir. AB vatandaşı olmayanlar için, kanton bazlı vergi kurumlarının talep edeceği vergilendirilebilir gelir ve varlık miktarı, AB vatandaşları için yukarıda belirtilen minimum vergilendirilebilir miktarlardan çok daha yüksek olacaktır.
İsviçre’de yaşamanın avantajları
İsviçre tüm dünyada; eşsiz yaşam kalitesi, doğal güzellikleri, güvenli ve istikrarlı sosyal çevresi, müthiş eğitim sistemi ve üst düzey sağlık sistemiyle bilinir. Harika bir tatil lokasyonu olduğunu da unutmayalım. Canlı şehir merkezleri, çekici köyleri ve zengin kültürel tarihi burayı taşınmak için ideal bir konum yapar. Mercer’in küresel “Yaşam Kalitesi Anketi”nde, Zürih ve Cenevre her yıl ilk onda yer almaktadırlar.
İsviçre’nin kültür mirası geniş çaplı ve çok yönlüdür. İsviçre’deki Alman, Fransız, İtalyan ve Reto-Roman kültürü etkileri açık şekilde öne çıkmaktadır; güçlü bölgeselcilik, tek ve homojen bir İsviçre kültüründen bahsetmeyi mümkün kılmaz.
Dünya çapında tanınan ve en ileri tıbbi teknolojileri kullanan klinik ve kurumlar, İsviçre’nin dünyadaki en iyi sağlık sistemlerinden birine sahip olarak bilinmesini sağlamıştır.
Eğitim
İsviçre’nin eğitim konusunda önde gelen bir ülke olmaya devam etmesini sağlamak için, İsviçre devletinin öğrenci başına finansal yatırım miktarı diğer tüm OECD üyesi ülkelerden fazladır. Ülke; Zürih’teki Zürih Federal Teknoloji Enstitüsü ve dünyanın en iyi işletme okullarından biri olan Lozan’daki IMD de dâhil olmak üzere çok iyi üniversitelere sahiptir. İsviçre’nin sağlam temelli ve saygı gören pedagojik geleneği sayesinde, yüksek itibarlı çok sayıda özel ve uluslararası okul da vardır.
Emlak
Kanton ve belediyesine göre, emlak fiyatları makulden yükseğe doğru çıkmaktadır. Fiyatlar genelde seçtiğiniz kanton ve belediyedeki kişisel gelir vergisi seviyesiyle bağlantılıdır; emlak fiyatları vergilendirmenin az olduğu yerlerde daha yüksek, vergilendirmenin yüksek olduğu yerlerde ise daha düşüktür.
Vize ve oturma izni
AB’de ikamet edenler İsviçre’ye serbestçe yolculuk edebilirler. Geçerli bir seyahat belgesi (ör. pasaport ve kimlik) yeterlidir. İsviçre Schengen’in bir parçası olduğu için, Schengen bölgesi vatandaşları İsviçre’den bir sınır kontrolü dahi olmaksızın geçebilirler.
AB vatandaşı olmayanların İsviçre’ye girebilmeleri için geçerli bir seyahat belgelerinin olması ve bir vize (Schengen) gerekip gerekmediğini (genelde gerekir) kontrol etmeleri gerekir. Schengen vizesi İsviçre’deki kalış süresince geçerli olmalıdır. Vize sahibinin aynı zamanda kalışları sırasında ve dönüş yolculukları için gereken finansal varlıklara sahip olması ve geçerli bir seyahat (sağlık) sigortası poliçesi kapsamında olmaları gerekmektedir.
Yabancıların İsviçre’de maksimum 90 gün kalmalarına izin verilir. İsviçre’de daha uzun süre kalmak isteyenlerin oturma izni başvurusu yapması gerekir. 90 günden az bile olsa işe girmek isteyenlerin oturma iznine sahip olması zorunludur.
İsviçre oturmak
İsviçre’nin AB ile imzaladığı anlaşma sonucunda, İsviçre vatandaşları AB içerisinde serbest dolaşım hakkına sahiptir. AB vatandaşlarının (ve Avrupa Ekonomik Bölgesi vatandaşlarının), işe girmeden veya iş kurmadan İsviçre’de oturabilmeleri için gereken koşullar şunlardır:
- İsviçre’de mülk kiralamak veya almak,
- Finansal olarak kendilerini idame edebileceklerinin kanıtı;
- İsviçre sağlık sigortasına sahip olmaları, ve
- Oturma izni başvurusu yapmaları.
Yukarıdaki şartlar gerçekleştiğinde, İsviçre’de geçici oturma izni için başvuru prosedürleri göreceli olarak kolaydır, ancak size bu süreçte yardım edecek yerel bir danışman veya özel banka kullanmanız tavsiye edilir.
Yapılması gerekenler (ayrıntılı):
- Mülk. AB vatandaşları, İsviçre’ye taşındıklarında İsviçre’de istedikleri yerden mülk satın almak veya kiralamakta özgürdürler. Bir mülk satın almak veya kira sözleşmesi imzalamak, oturma izninin bir nüshasını sunmadıkça mümkün değildir. Bu yüzden de normalde mülk arayışı ile oturma izni başvurusu aynı anda gerçekleşir.
- Finansal varlıkların kanıtı. AB vatandaşlarının kendisinin (ve varsa ailesinin) masraflarını İsviçre sosyal güvenlik desteklerine bağımlı olmaksızın karşılayabileceğine dair kanıt sunması gerekir. Emeklilerin de İsviçre toplu emekli maaşı, malullük ve dul sigorta sistemine bağımlı olmayacaklarını kanıtlamaları gerekmektedir.
- Sağlık sigortası. 1994’teki Federal Sağlık Sigortası Kanunu tarafından düzenlenen sağlık sigortası, İsviçre’de oturan herkes için zorunludur ve oturma hakkı aldıktan veya ülkede doğduktan sonraki üç ay içinde alınması gerekir. İsviçreli sigorta şirketleri genelde üç farklı kapsam düzeyi sunarlar; standart, yarı özel ve özel. Sadece standart plan kapsamındaki sigorta zorunludur. İsviçreli sigorta şirketleri, İsviçre’de oturan herkesi standart plan kapsamında kabul etmekle yükümlüdür.
- Yönetimsel koşullar. En azından şu belgelerin belediye kurumlarına sunulması zorunludur:
- Geçerli bir pasaport (varsa 18 yaşından küçük çocuklarınız için de);
- Onaylı bir doğum belgesi (varsa 18 yaşından küçük çocuklarınız için de);
- Evlilik cüzdanı ya da boşanma belgeleri (varsa);
- İsviçre sağlık sigortası poliçesi kanıtı;
- Mülk kiralama veya satın alım sözleşmesinin aslı.
Her durumda, sunulan belgelerin asılları olması gerekir. Geçici bir oturma izni aldıktan ve İsviçre’ye fiilen taşındıktan sonra, normal şartlarda beş yıl içinde kalıcı bir oturma izni alırsınız.
AB vatandaşı olmayan birinin İsviçre’de çalışmadan veya iş kurmadan oturma izni alması sınırlandırılmıştır. Genelde İsviçre oturma izni alabilecek kişiler (sınırlı toplam yıllık sayı) iki kategoriye ayrılırlar:
- (Pahalı) götürü usulü vergilendirme için başvuran AB üyesi olmayan kişiler (yukarıdan bakınız)
ve - AB üyesi olmayan ülkelerden gelen, İsviçre’yle kanıtlanabilir güçlü bağları olan, tam emekli ve yeterli finansal varlık sahibi olduklarına dair kanıt bulunduran emekliler (55 yaşından büyük).
Geçici bir oturma izni aldıktan ve İsviçre’ye fiilen taşındıktan sonra, AB vatandaşı olmayan birisi normal şartlarda on yıl sonra kalıcı bir oturma izni için başvurabilir.
İsviçre’de oturma izni almak, zaten İsviçre’de oturan kişilere istihdam yaratan bir iş kurmak suretiyle de mümkün olabilir. Bu seçenek bu yazının kapsamı dışındadır.
İsviçre vatandaşlığı
Yabancıların, onları İsviçre’ye bağlayan bir aile bağları olmadıkça İsviçre vatandaşlığı almaları için kolay bir süreç yoktur. Özel bir İsviçre vatandaşlık programı yoktur (İsviçre yatırımcı vize programı gibi).
İsviçre’de en az 12 yıl yaşadıktan sonra İsviçre vatandaşlığına başvurabilirsiniz. 10 ile 20 yaş arasında İsviçre’de yaşadığınız yılların sayısı ikiyle çarpılarak hesaplanır. Başvurunuzu sadece federal yetkililer değil, kanton ve belediye yetkilileri de değerlendirir. Gerekenler şunlardır:
- Aynı belediyede birden fazla yıl boyunca yaşamış olmalısınız (yıl sayısı kantondan kantona değişir):
- İsviçre toplumuna tam olarak entegre olduğunuzun kanıtlanması gerekir;
- İsviçre gelenek ve göreneklerine uyum sağlamanız gerekir;
- İsviçre’ye yönelik herhangi bir tehdit oluşturmamanız gerekir;
- Vergi borcu gibi ciddi vergisel veya yasal sorunlarınızın olmaması gerekir.
İsviçre vatandaşlığı almak için kendi vatandaşlığınızdan vazgeçmeniz gerekmez. Yani İsviçre pasaportu aldığınızda çifte vatandaşlığa sahip olabilirsiniz. İsviçre vatandaşlığı talebi reddedilebilir.
Ülkenizden ayrılıp İsviçre’de oturmaya başlamak
Geçici oturma izninizi aldıktan ve İsviçre’ye fiilen taşındıktan sonra, yılda en az üç ay burada oturmanız kaydıyla İsviçre’nin mukim vergi mükellefi olarak görülürsünüz.
Çoğu ülkede, mukim vergi mükellefi olarak görülmek için yılda en az altı ay orada kalmanız gerekir, böyle bir durumda bir değil iki ülkenin sizi mukim vergi mükellefi olarak görmesi de söz konusu olabilir. Bu durum sonucunda, muhtemelen asıl amaçladığınız şey olan azaltılmış oranlı vergilendirme yerine çifte vergilendirmeye tabi olursunuz. Çifte vergilendirmeden kaçınmak adına bir anlaşma bu sorunu çözebilir, ama bu umduğunuz şekilde gerçekleşmeyebilir. Bu yüzden de İsviçre’ye taşınmadan önce tüm bu riskleri değerlendirmek çok önemlidir.
Bu açıdan, kişi çıkış vergilerine de göz atmalıdır; bunlar varlıklı bir kişi başka bir ülkeye kalıcı olarak yerleştiğinde ödemekle yükümlü olduğu vergilerdir.